500.000’den Fazla Elektrikli Araç Şimdi Yollarda ve Bu Sayıyı Artırmaya Devam Ediyoruz!

AV: 2022 yılının sonunda, dünya çapında toplam 380.000 adet elektrikli araçtan oluşan filomuzda, bu sayının bugün yarım milyon elektrikli araca ulaşması bizim için muazzam bir başarı ve bununla gurur duyuyoruz. Bu, yalnızca Ayvens için değil, aynı zamanda sektör için çok önemli bir rakam. Küresel pazarın oldukça ilerisindeyiz. Bu mihenk taşıyla, sürdürülebilir mobiliteye geçişteki lider konumumuzu güçlendiriyoruz.

SR: Yakın zamana kadar tüm elektrikli araçlarımızı tek bir Excel dosyasına sığdırabiliyorduk ve şimdi bunu düşününce çok tuhaf geliyor. Bugün, çok açıkça görüyoruz ki elektrikli araçlar artık niş segment değil. Avrupa’daki binek araç teslimatımızın %30’undan fazlası da dahil olmak üzere tüm yeni anlaşmalarımızın büyük bir kısmını elektrikli araçlar oluşturuyor. Öte yandan bu durum, müşterilerimizin gün geçtikçe düşük emisyonlu mobiliteyi birincil öncelik olarak gördükleri ve bizim de daha çevreci bir mobilite geleceğini benimsemelerine yardımcı olmada iyi bir iş çıkardığımız gerçeğini de yansıtıyor. Şu an yollarda olan bu 500.000'den fazla aracın bir gün ikinci el otomobil pazarına gireceğini ve düşük emisyonlu araçların daha geniş bir kitleye ulaşacağını bilmek de büyük bir gurur kaynağı.

SR: Birbirini etkileyen birçok piyasa gücü var. Örneğin AB'nin Yeşil Anlaşması gibi düzenlemeler, otomobil üreticilerini daha fazla elektrikli araç üretmeye zorluyor. Bu nedenle de tedarik birkaç yıl öncesine kıyasla çok daha güçlü ve seçim yapabileceğiniz daha fazla marka ve model var. Bu da, özellikle pil teknolojisindeki menzil ve şarj hızı gelişmeleriyle birlikte elektrikli araçları daha fazla müşteri için uygun bir seçim haline getiriyor ve daha fazla müşterinin ilgisini çekiyor.

AV: Unutmamamız gereken bir başka faktör de müşterilerin sürdürülebilirlik istekleri. Özellikle büyük şirketler, sıfır emisyon hedefleri doğrultusunda çevresel etkilerini (yine Kurumsal Sürdürülebilirlik Raporlama Direktifi gibi yeni düzenlemelerin etkisiyle) azaltmak için çalışıyorlar. Filolarda elektrikli araçlara geçiş de günümüzde bu noktada olumlu etki yaratacak en verimli çözüm.

AV: Her şey aslında stratejimizin “Sorumluluk için PowerUP” ayağıyla başlıyor. 2026 yılına kadar AB+ (AB, Norveç, İsviçre ve Birleşik Krallık) genelindeki yeni araç tescillerinin %50'sinin elektrikli araçlardan oluşmasını sağlamakta kararlıyız (%40 BEV - tam elektrikli araç; %10 PHEV - şarj edilebilir hibrit elektrikli araç), ki bu oran 2022'de kaydettiğimiz %28'den de büyük bir adımı temsil ediyor. Ayrıca, çalışan filomuzun 2022 yılında 112 g/km olan CO2 emisyon oranını 2026'ya kadar 90 g/km'nin altına keskin bir şekilde düşüreceğiz. Son olarak, kurumsal filo elektrifikasyonunu hızlandırmak amacıyla uluslararası ve yerel kurumsal müşteriler için Avrupa'da yeni bir şarj hizmeti olan Elektrikli Mobilite Hizmet Sağlayıcısı (eMSP) çözümümüz ile 400.000 kişiye ulaşmayı hedefliyoruz. Tüm bunlarla birlikte elektrikli araç geçişindeki başarı, yüksek kaliteli araçların yanı sıra güçlü bir alt yapıya da bağlı ve Ayvens tüm elektrifikasyon ekosistemi için de müşterilerini desteklemeye kararlı!

SR: Kesinlikle. Bu yüzden “Müşterilerimiz için PowerUp” adını verdiğimiz daha geniş ölçekli yaklaşımımız, emisyon azaltmada ve sürdürülebilir mobilite geleceğini desteklemede kilit rol üstleniyor. Sıfır emisyona giden yol yalnızca elektrikli araçlarla ilgili değil. Ayvens globalde bizler Hizmet Olarak Mobilite (MaaS) platformumuz gibi alternatif çözümlerle sürdürülebilir mobilite yaklaşımımızın “ikinci ayağını” geliştiriyoruz ve müşterilerimize araç paylaşımından, bisiklet kiralamaya ve hatta toplu taşımaya kadar seçim gücü sağlıyoruz.

AV: 34 pazarda yürürlükte olan EV ürünümüz, yalnızca araç, şarj ve raporlama çözümlerini değil aynı zamanda test sürüşü, danışmanlık ve diğer önemli hizmetleri de kapsıyor. Ek olarak TCO (toplam sahip olma maliyeti) ve CO2 modellemesinden değişim yönetimine kadar en iyi çözümlerin uygulanmasını kapsayan denenmiş ve test edilmiş bir danışmanlık metodolojimiz var. Bu metodoloji, bir filonun temel CO2 emisyonlarını hesaplayan ve ESG (çevresel, toplumsal ve yönetişimsel) hedeflerinize ulaşmak için elekrikli araçlara geçişin etkisini simüle eden, kısa süre önce ödül aldığımız Net-Sıfır Programımızı da içeriyor.

SR: Elektrik ekosisteminin çok karmaşık ve değişken olması sebebiyle bu noktada stratejik iş ortaklarımıza da güveniyoruz. Her bir pazarda en iyi çözümü sunabilmek için yerel oyuncularla ekipler oluşturarak uluslararası ölçekte şarj çözümleri sağlayıcıları ChargePoint ve Shell Recharge ile çalışıyoruz. Üretim tarafında ise Tesla, Polestar ve Smart gibi elektrikli araç (EV) uzmanlarıyla ve geleneksel oyuncularla ortaklık ediyoruz. Tüm çabamız, seçenekler sunarak sürdürülebilir mobiliteyi kolaylaştırmak için.

SR: Teknolojinin çok hızlı gelişmesi, enerji maliyetlerindeki artış ve araçlardaki enflasyon düşünüldüğünde çok belirsiz zamanlardan geçiyor ve olumsuz şartlarla mücadele ediyoruz. Tüm bunlar şirketlerin elektrikli araç (EV) yolculuklarında frene basmamalarını çok daha önemli kılıyor. İklim açısından baktığımızda da kaybedecek zamanımız yok. Tüm bu deneyimlere ve sınırlı kaynaklara sahip bir dünyada artık elektrikli araçlara (EV) yönelik daha spesifik ve talepkar bir yaklaşıma sahip olmanın vakti geldi. Tam elektrikli araçlar, şarj edilebilir hibrit (plug-in) elektrikli araçlardan daha iyi, küçük araçlar büyük araçlardan daha iyi, tam elektrikli araçlar daha geniş bir mobilite paketinde daha anlamlı gibi yaklaşımlar geliştirmeliyiz.

AV: Aslında çok basit: Elektrikli araç filolarına geçiş, işletmelerin karbon ayak izlerini azaltmaları için en öncelikli ve en etkili yol. Ne kadar erken başlarsanız o kadar iyi… Bu hem şirketiniz ve tüm paydaşlarınız için hem de şu anımız ve geleceğimiz için çok önemli. Elektrikli araçlara geçişinizi olabildiğince sorunsuz hale getirmek için Ayvens’ın uzmanlığına güvenebilirsiniz!